Sert mizaçlı bir önsöz ile başlamış olabilirim. Aslında önsözde verdiğim tepkinin de, yazacağım yazıdaki okların da hedefi aynı: "Kadın aklınla, futbol konuşmaya kalkma. Sen ne anlarsın futboldan, maçtan?" diye konuşan erkek zihniyeti.

Tuttuğu takıma "Yensen de Yenilsen de" mottosu ile bağlı, taraftarlığını da maç sonrası eleştirilerini de insani boyutlarda yapabilen erkekleri takdir ediyorum, hatta bugüne dek futbolun F'sinden anlamayan, futbol takımı-maç gibi kelimeleri işittiğinde 11 tane kaslı-yakışıklı erkek değerlendirmesi yapan kız/kadın grubu ile karşılaşmış pek çok erkeğe de "kadınlar ve futbol" denildiğinde düşündükleri olumsuz düşünceler için hak verebiliyorum. Gel gelelim bu durumda bütün kadınları/kızları yaptıkları genelleme doğrultusunda aynı görmelerine anlam veremiyorum. Çünkü, sadece Türk takımları değil dünyaca ünlü birçok yabancı takım ve futbolcuları hakkında gerçekten bilgi sahibi olup, yorum yapabilen çok sayıda kız/kadın var hayatta, eğer sizin karşınıza böylesi hiç çıkmadıysa maalesef beyler bu bizim problemimiz değil. Belki de böyle hatunlarla karşılaştınız ama genellemeye dayalı tutumunuz sağ olsun hiç tanışamadınız.

Bazı erkekler ise, "kadın tümüyle estetik bir varlık ; futbol erkek işi. Böyle estetik varlıkların ağzından futbol yorumları çıkması itici duruyor" görüşünde.. Belki makul görünebilecek bir neden ama makyaj tam anlamıyla bir kadın işiyken, erkeklerin makyöz olup olamayacağı konusunda sert eleştiriler veren kadınlara rastlamadım, zira futbol = 11 erkek, erkek estetikten yoksun, kadın futbol oynayabilecek güçten ve gövdeden eksik diyenlere dünyada futbol oynayan ve fazla estetik olan kadın futbolculara bir bakmalarını öneririm..
Uzun lafın kısası, yanında maç izleyen sevgilisine "ay aşkım bu adamın adı ne?çok yakışıklı, kaslara bak ! ofsayt ne?" diyen kızlara karşı ne kadar antipati duyuyorsam, "kız dediğin maçtan ne anlar?" düşüncesine sahip düz vites erkek mantığına da o kadar antipati duyuyorum. Hani al birini, vur ötekine. Zararı yok, faydası kadar.